Kayıtlar

Bursa Arkeoloji Müzesi

Resim
Müzede; Milattan önce 15 milyon yıl öncesi fosil kalıntıları, Bizans’ın son dönemlerine ait Bithynia ve Mysia bölgelerinde bulunmuş eserler ve Anadolu’nun diğer kültürlerine ait birçok eser bulunmaktadır. Neolitik ve Kalkolitik dönemlere ait, milattan önce 8000-3000 yılları arasını kapsayan tarihi eserler yer almaktadır. Müzede M.Ö. 15 milyon yıl öncesi fosil kalıntılarından Bizans Devri sonuna kadar çeşitli dönemlere ait antik Bithynia ve Mysia bölgelerinden toplanmış eserler sergilenmektedir.

YAŞAYAN MÜZE

Resim
BURSA KENT MÜZESİ Bursa Kent Müzesi; geleneksel ticari yaşamı yansıtan dekorları, altı Osmanlı padişahına ait balmumu heykelleri ve şehrin topografik maketi gibi materyallerle, Bursa ’nın 700 yıllık bir dönem boyunca yaşadığı değişim ve gelişimi gözler önüne seren bir kültür merkezidir. Bursa’nın ipek işlemeciliğinden, keçeciliğe, ahşap oymalarından, iğne oyalarına kadar bütün el sanat ve zanaatları bu bölümde sergileniyor. Çarşıda yer alan bölümler hem tarihi örneklerle hem de birebir maketlerle canlandırılıyor. Yolu Bursa’ya düşenlerin bu yaşayan müzeyi mutlaka gezmelerini tavsiye ederek son noktayı koyalım,,,

“Bir Siir Dervisi”

Resim
SAİT MADEN “ Bir şiir dervişi ” "Yeni bir dize'yi pencereden uzatıp, güneşe doğru tuttunuz mu akşam üzeri, hava esintiliyse eğer, pır pır ettiğini görürsünüz ışıltılar saçarak yer yer. Kimi kez elinizden kaçtığı da olur; tepe, göl, koru, tarlalar, karşı dağlar derken bulutlara karışır gider." Sait Maden 3 Mayıs 1931 tarihinde Çorum'da dünyaya geldi. İlk ve orta eğitimini memleketinde tamamlayan Maden, henüz 13 yaşındayken şiir yazmaya başladı. 18 yaşına geldiğindeyse Fransızca'da çeviriler yapabiliyordu. Bu dönemde resme de ilgi duyan Sait Maden, bu ilgisinden dolayı İstanbul'a gitmiştir ve 1949–55 yılları arasında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi resim bölümünün "Bedri Rahmi Eyüboğlu Atölyesi"ni bitirmiştir. Charles Baudelaire’den ‘Moesta et Errabunda’ çevirisiyle Varlık dergisinin yarışmasında birincilik ödülünü kazanmıştır. Federico García Lorca’yı doğrudan kendi dilinden çevirebilmek için İspanyolc

NADAR MI KIM ?

Resim
‘Fotoğraf Sanat Katına Yükseliyor’ Namı diğer Nadar; 1820 yılında Paris'te doğan Nadar 90 yıla yaklaşan hayatı boyunca döneminin bohem aydınlarının özelliklerini kendi maceracılığıyla birleştirerek hep şaşırtıcı olmayı başarmıştır. Gerçek adı Gaspard- Félix Tournachon'dur ama tüm sanat dünyası onu takma adı Nadar 'la tanıdı.   Karikatürist,gazateci ve yazar… İkinci Fransız İmparatorluğu döneminin en önemli portre fotoğrafçılığı arasında yer almaktadır. Paris’in eğlence merkezi olarak kabul edilen Boulevard des Capucines’deki stüdyosunda birçok ünlünün yanı sıra ailesinin ve yakınlarının da portrelerini çeker. Sanatçıların,bilginlerin, siyasetçilerin çehrelerini sıradışı ruhbilimsel bir incelikle fotoğraflamayı başarır. Nadar’ın portreleri,bizlerin üzerinde ,ünlü çağdaşlarıyla ilgili özellikle canlı bir izlenim bırakır. Her yüzde, kişinin en baskın özelliğini ortaya çıkarmayı başarır. Kesin çizgileri, derin ve n

Fotograf Çizgisinde Engin Güneysu

Resim
Engin Güneysu 1981 Samsun doğumludur  ve 27 yaşına kadar bu şehirde yaşamıştır 2008 yılı Şubat ayından bu yana ise İstanbul’da Kadıköy semtinde ikamet ediyordur.Fotoğrafçılıkla ilgili merakına gelince 12-13 yaşlarında başlamıştır . İlkokul 5. Sınıf gibi harçlıklarınla aldığı çok ucuz bir fotoğraf makinası vardır bu makinayı edinip işi baya ciddiye alıp gün boyu fotoğraf çekmiştir ve babasına tab ettirmesi için verdiği ama bir şekilde hiç tab ettirilemeyen ve unutulan sonuçlarını göremediği işler olarak kalmıştır aklında .Tabi bu onu yıldırmayıp, her fırsatta fotoğraf çekmeye devam etmiştir. Engin Güneysu’yu fotoğraf sanatına sürükleyen  anı ölümsüzleştirmenin gizemi ile kendisinden hiç bıkmamasına sebep olan şey fotoğraf olmuştur.Engin Güneysu’yu hiç bitmek bilmeyen serüvene doğru sürüklemiştir. HEM DİJİTAL HEMDE ANALOG MAKİNELERLE ÇALIŞMANIN ENGİN GÜNEYSU İÇİN ANLAMI Kameralar ne kadar küçülürse küçülsün hatta cebimize kadar girsin yinede her şeyi bir